1971 yılında kurulan Türkiye Açıkdeniz Yarış Spor Kulübü’nün (TAYK) kendisinden sonra gelen kulüplere de yol gösterdiğini belirten Genel Müdür Can Giray, Atatürk’ün işaret ettiği gibi “denizciliği Türk’ün büyük ulusal ülküsü” yapmak için çalışmaya devam ettiklerini söyledi.

Türkiye Açıkdeniz Yarış Spor Kulübü (TAYK) Genel Müdürü ve Göcek Yat Kulübü Başhakemi Can Giray, yarış camiasının yakından tanıdığı bir isim. Yaklaşık 20 yıldır yelken hakemliği yaptığını belirten Giray, “TAYK öncesi, hemen hemen tüm yat yarışı yapılan bölgelerde görev aldım. Önceleri parkurda şamandıra hakemi olarak başlayan bu görevler, zamanla başhakemlik ve protesto kurul başkanlığına kadar yükseldi. Yurt içindeki yarış görevlerimin yanı sıra zaman içinde yurt dışında da muhtelif görevlere davet edildim” dedi.

Önemli yarışlara imza atılıyor
Can Giray, TAYK’ın kuruluş aşamasından bu yana Türk yelken camiası için nasıl bir misyon üstlendiğini şöyle anlattı, “TAYK, 1971 yılında AYK adı ile (Açıkdeniz Yarış Kulübü) ülkemizin ilk ve tek açıkdeniz yarış kulübü olarak kurulmuş. Kurucuları, İstanbul’da yelken sporu ile uğraşan fakat o günkü imkansızlıklara rağmen büyük bir öngörü ile yelken sporunun sadece olimpik sınıflardan oluşmadığını, tıpkı yurt dışı faaliyetlerde olduğu gibi yat yarışları ile de renklendirilmesi gerektiğinin farkına varmışlar. Hemen ardından da isminin önüne o zamanın “Bakanlar Kurulu” kararı ile Türkiye ibaresini alan TAYK, ülkemiz yat yarışçılığının öncü rolünü üstlenmiş. İmza yarışı olan ve Aşağı Yarışı, Güney Yarışı, Büyük Yarış gibi isimlerle de anılan Deniz Kuvvetleri Kupası 54 yıldır ülkemizin karasuları ve uluslararası sularda icra edilmektedir. Ayrıca, İstanbul’da düzenlenen TAYK Trofesi, yıl içinde takip edilen en popüler trofe olarak uzun yıllardır devam etmektedir.”

Diğer kulüplere de destek verdi
Kulübün misyonundan da bahseden Giray, sözlerini şöyle sürdürdü; “TAYK, 1990 yılında birbiri ardına kurulan Göcek Yat Kulübü, Marmaris Uluslararası Yat Kulübü, Ege Açıkdeniz Yat Kulübü, Foça Yelken İhtisas Kulübü gibi oluşumlara destek verdi. İstanbul’da düzenlediği yarışlar dışında; Deniz Kuvvetleri Kupası, Marmaris Uluslararası Yarış haftası, Göcek Yat Kulübü İlkbahar ve Sonbahar Yarış Haftaları, Bodrum Cup, Foça Regatta, Karadeniz Rallisi (KAYRA) TAYK tarafından desteklenmiş yat aktiviteleridir. Buradan da anlaşılacağı gibi TAYK, hiçbir zaman bir başka kulübün rakibi değil paydaşı ve çatı teşkilatı olarak sadece destekçisi olmuştur.
Günümüzde de bu destek denizciliğe dayalı bir dostluk çerçevesinde devam etmektedir. Mersin, Datça, Finike, Didim, Ayvalık gibi şimdiye kadar hiç yat yarışı organize edilmemiş bölgelerdeki kulüplerimize de aynı desteği sağlayabilmek için elimizden geleni yapmaktayız.”
2025 yarış programında neler var?
TAYK 2025 İstanbul Trofesi’nin bu yıl kardeş kulüpleri Marmara Yelken Spor Kulübü ile birlikte yapılmasına karar verildiğini hatırlatan Giray, “Bu durum kulüplerarasındaki iş birliğinin en güzel örneklerinden birini oluşturmaktadır. 10 ayak ve 19 yarıştan oluşan bu müşterek trofenin 3 ayağı MYK yarışı olacak şekilde ayarlandı. Trofeyi takip eden tekneler bu 19 yarışın toplam puanları üzerinden değerlendirilecek.
Bu trofenin dışında bir de TAYK Çakabey Açıkdeniz Trofemiz var. En önemli ayağı tabii ki AKPA Kimya sponsorluğunda yapılan 54. Deniz Kuvvetleri Kupası Uluslararası Açıkdeniz Yat Yarışı. Ayrıca Marmara Adası Kupası ve Prens Adaları Kupası ile bu yıl ilk kez yapılacak olan Göcek-Demre Aziz Nikola Özel Etabı da açık deniz trofemize puan verecek. Trofelerin dışında Aqua Florya Cup gibi münhasır yarışlarımız da programımızda bulunmaktadır. Ayrıca ülkemizde yapılan en kalabalık yarışlardan Göcek İlkbahar ve Sonbahar Kupaları ile Rixos Sailing Cup da desteklediğimiz etkinliklerden. Diğer kulüplerimizin yarışlarının yansıra J/70 Sınıfı yarışlarına da TAYK olarak hizmet veriyoruz. J/70 Türkiye Turu 5 ve TenzorInternational Winter Trophy de 5 ayaktan oluşan ve one-design yarışlarının hızını parkura yansıtan, teknik zorluğu oldukça yüksek yarışlardan oluşmaktadır. Bunun TAYK için en büyük önemi de dünyada sıklıkla kullanılan IRC handikap sisteminin Türkiye otoritesi olmamıza rağmen one-design yarışlara da aynı profesyonellik çerçevesinde ve ülkemizin her yerinde hizmet sağlıyor olabilmektir” açıklamasını yaptı.
Daha çağdaş, anlaşılır ve net talimatlar
Can Giray, “Yarış organize ederken nelere dikkat ediyorsunuz” sorusuna ise şöyle cevap verdi; “Bence bir hakem hiçbir zaman, adildir, taraf tutmaz gibi nitelendirilmemelidir. Çünkü bu nitelemeler zaten ‘hakem’de doğal olarak olması gereken özelliklerdir, aksi takdirde bir hakem olamazsınız. Ben genellikle o yıl yurtdışında yapılan önemli yat yarışlarının ilan ve talimatlarını takip etmeye çalışırım. Bu sayede pek çok yeni uygulamayı ülkemizde yapılan yarışlara da taşımaya başladık. Basmakalıp ve eski paragraflar yerine artık daha çağdaş, anlaşılır ve net ilan ve talimatlar ile ekiplerimizin karşısına çıkıyoruz. Bunlar küçük nüanslar olabilir ama anlaşılabilir olmak bizim için son derece önemli, yoksa kimse okumaz ve sürekli sorular sorarak kuralları anlamaya çalışır. Bazı uygulamalar sayesinde de güzel sonuçlara imza atıyoruz. Bunların arasında en sevindiğim örnek ise sayfalarca kâğıt harcamak yerine artık teknolojiyi kullanarak çevrimiçi ilan panoları sayesinde tek sayfa ziyan etmeden yarışan ekiplerimiz ile haberleşebiliyor olmamız.”
Deniz Kuvvetleri Kupası’nda 555 mil
TAYK’ın en önemli organizasyonlarından biri de Deniz Kuvvetleri Kupası. Can Giray, 50 yılı aşkın tarihinde çok farklı rotalar izlemiş bir yarış olan Deniz Kuvvetleri Kupası hakkında şu bilgileri veriyor; “Başlangıcında sadece Marmara Denizi varken rota giderek uzamış. Duraklı etaplarda Bozcaada sıklıkla kullanıldı fakat bu yarışın uluslararası platformda hak ettiği yeri bulabilmesi için 2022 ve 2023 yılında rotayı durmaksızın 390 deniz miline çıkarttık. Çok itiraz almıştık bu kadar uzun rotalı bir yarışa kimsenin katılmayacağına dair ama gereken tüm hazırlıkları yaparak yarışın startını verdik. Turgutreis D-Marin’deki finiş hattında öyle olumlu mesajlar aldık ki uzun rotalı yarışlar için cesaretimiz arttı. 2024 yılında bu cesaret ile rotayı Göcek’ekadar, 555 deniz miline uzattık. Üstelik ilk kez bir Türk yarışında Ege Denizi’nin ortası kullanılarak Rodos Adası iskelede bırakıldı.”

Bu yıl da aynı rota kullanılacak
Deniz Kuvvetle Kupası’nın bu yıl yine aynı rotada gerçekleşeceğini açıklayan Giray, “Kurallarda çok fazla değişiklik yapmak, sevmediğimiz bir yöntem. Sadece yeni kurallar eklendi ve güncellendi. Rotada ise tek bir değişiklik yaptık, bu yıl Rodos Adası şartlı değil, her iki tarafta bırakılarak da geçilebilir. Bu durum taktisyenlere yeni bilmeceler çözdüreceği için hem rekabeti hem de heyecanı artıracaktır. Yine YB takip cihazlarını kullanacağız. Ancak bu yıl bir başka yenilik daha planlıyoruz. Sevgili Atilla Gökova, gece gündüz demeden bu yarışın “Resmi Sesi” olarak yarışı çeşitli platformlarda izleyenlere anlatacak. Umuyorum ki bu sayede, bazı teknik durumları daha rahatlıkla izleyenlere, dinleyenlere anlatabilmiş olacağız. Bu da yelken ve yat yarışçılığına olan ilgiyi artıracaktır” ifadesini kullandı.

Herkesin katılmak için can attığı bir yarış olacak
Can Giray, Deniz Kuvvetleri Kupası ile ilgili olarak hedefleri hakkında ise şunları söyledi; “Bu önemli yarışımız için en büyük dileğim, uluslararası platformlarda aranan, katılmak için can atılan ve ses getiren bir yarış halini almasıdır. 2022 yılından bu yana mottomuzda dediğimiz gibi, “Bir Yarış, İki Boğaz ve Üç Deniz” aynı anda kat edilerek yarışılabilecek bir başka coğrafya yok bu dünya üzerinde. Bu muhteşem rota her şeyde olduğu gibi bizlere Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün hediyesidir.Bizlerin görevi de işaret ettiği gibi “denizciliği Türk’ün büyük ulusal ülküsü” olarak düşünmek ve bu doğrultuda çalışmaktır.”
Göcek’te 12 ay boyunca yarış düzenleniyor
Başhakemi olduğu Göcek Yat Kulübü’nün de yıllardır çok önemli yarışlar yaptığını vurgulayan Giray, “İlkbahar Yarış Haftası’na artık 50’nin üzerinde tekne, Sonbahar Yarış Haftası’na ise 100’ün üzerinde yat katılıyor. Hemen arkasından yapılan RixosSailing Cup ise yine 50’nin üzerinde yat ve ekibi tarafından takip ediliyor. Doğanın cömert güzellikler sergilediği bu güzel beldemizde muhteşem bir görsel şölen sunuyor, yatların rüzgâr ile mücadelesi. Çeşitli ülkelerden katılımı olan bu yarışlar zaten pek çok tanınmış ekibin artık ajandasında kayıtlı. Bu yarışları tamamlayıcı olarak bir de Kış Trofesi düzenlemek kararı aldı kulüp yönetimi. Geçen yıl ilki yapıldı ve bu yıl daha da artan bir ilgi ile Kış Trofesi devam ediyor. Özellikle IRC handikapsisteminde devam etmek isteyen ekipler Göcek Kış Trofesi’ni tercih eder duruma geldi. Kulüp bahçesinde yapılan ödül töreni ve mangal partileri eski zamanlarda yaşadığımız ve günümüzde özlediğimiz samimi havayı sanırım tekrar yakaladı. Rekabet içeren ve teknik zorluk dereceleri yüksek olan yarışların ardından bu samimi hava, yarışan ekipler tarafından oldukça beğenildi. Sonuç olarak artık Göcek’te 12 ay boyunca yat yarışları düzenleniyor ve pek çok ekip buradaki irili ufaklı ‘Göcek Yat Kulübü’ yarışlarına katılarak güzel ve keyifli anlar yaşayabiliyor” diye konuştu.