Çeşme’de düzenlenen ve Ege Açıkdeniz Yelken Kulübü tarafından organize edilen kış trofesinin 5. ayağı Çeşme’den start alarak Yenifoça‘ya 50 millik bir ofshore yarış gerçekleştirdi. 22 teknenin ORC grubunda ter döktüğü yarışta 3 tekne ise destek sınıfında yarışarak toplamda 25 teknelik filo, zorlu hava şartlarında 50 millik bir rotada Yenifoça’ya ulaştı.
Çeşme Marina’nın EAYK’a verdiği büyük desteğin yanı sıra elini taşın altına koyan ülkemizin yeni marinalarından Oasis Marina tüm filoyu ağırlayarak yarıştan sonra bir hafta ücretsiz konaklama verdi ve bu sayede birisi 50 mil, diğeri 13 millik iki coğrafi rotanın ardından tekne donatanları apar topar teknelerini götürmek zorunda kalmadı.
İki gün süren yarışların ardından hem kendi grubunda hem de genel overall’da zafer Canan Aydemir dümenciliğindeki Ladies First’ün oldu. Beneteau 40.7 model teknesi ile yarışan Canan Aydemir’in ilk gün yarışlarında aldığı 2.’lik ertesi gün coğrafi rotada aldığı 1.’lik ile birlikte taçlandı ve haftayı podyum lideri olarak kapatmayı başardılar. Şimdi gelelim yarıştan bazı detaylara.
Hava tahmin raporları güneyli başlayacak ve sonrasında kuzeye drise edecek bir rapor sunarken kapalı hava, alçak bulutlar, ara ara yağan yağmur ve kümülüs bulutlarının arasından zaman zaman sıyrılan güneş, harika bir ışık yaratsa da aslında tüm ekipler için endişe verici ve antistabil bir tavır sergiliyordu. Bu bulutlu ve dalgalı hava Emre Tazegül’ün objektifine harika fotoğraf kareleri düşürdü ancak, tüm filo aslında zorlayıcı ve her hava şartının yaşandığı bir yarış yaşadı.
12 knot ile 28 knot arasında her açıdan gelen rüzgar, yer yer indiren yağmur, Mitilini Adası’nın yakınlarında oluşan hortumun ardından Karaburun’u dönen filo düşen ve drise eden kuzeyli rüzgar ile biraz rahatlasa da kazasız belasız şekilde Oasis Marina’ya ulaşmıştı. Saat 09:40’ta Çeşme’den start alan filoda ilk finiş; filonun başarılı ve genç kadın dümencilerinden İpek Kırkavak dümenciliğindeki Blue Moon Arkas teknesinden gelmişti. Bu başarılı liderlik maalesef Dot değerleri hesaplandığında podyumda olmayacak, aldıkları 4.’lük ile günü kapatırken ilk yarışın düzeltişmiş zamanlardaki kazananı emektar İmx 40 ile harika bir performans sergileyen Haktan Taş liderliğindeki Hit-X Oasis Kadın Yelkenciler Spor Kulübü’nün olacaktı. Ancak ortalaması 6 saatin üzerinde olan bir yarışta yarış sonuçlarını incelediğimde gözüme çarpan bazı yanlışlıklar vardı. Yazının sonunda bu konuya değineceğim ve maalesef konumuz yine ORC olacak, biraz kabak tadı verse de hepimize.
İkinci gün Oasis Marina önlerinden start alan filo yaklaşık iki saat sürecek olan 13 millik bir mini coğrafi rotada yarıştı. Oldukça drise eden ve dur kalkların da yaşandığı yarışın ardından yarış sonuçlarında uzun zamandır gözüme çarpan bir tekne olan Duygu 7’nin performansı oldukça göz doldurucu. ORC B grubunda yarışında ve ağır deplasmanını destekleyen sarma yelkenleri ile liderliği kimseye bırakmayan Halil Hilmi Akman’ın Beneteau 46.1’i 6 saat 53 dakika 33 saniyelik bir sonuçla düzeltilmiş zamanda finiş hattına ulaşmıştı. Eğer bu tekne ORC B değil, ORC A2 grubunda yarışıyor olsaydı uzun coğrafi rotada alacağı sonuç bir üst grupta 3.’lük olacaktı ve bir gezi teknesi için gösterdiği performans bence takdire şayan. Kendi grubunda açık ara trofe şampiyonluğuna koşan Duygu 7 teknesini tebrik ediyorum. Çünkü gruplarında tam 26 puan fark ile lider konumdalar.
Yarış Sonuçları Tartışmaya Açık
EAYK’ta bu hafta düzenlenen yarışların sonuçlarında maalesef bir anomali var ve dikkatli incelediğimde gözüme ilk çarpan ise J 105 teknesi ile yarışan Görkem Tüfekçioğlu’nun gösterdiği performansa karşı aldığı anlamsız hüsran. ORC A2 grubunda yarışan Jumbo Jet, 13 millik 2. yarışta finiş hattını fiziki olarak 4. olarak kesiyor ancak yarış sonuçlarında overall’da 7. bitiyor ve fiziki olarak 3 dakika önünde bitirdiği X-35 teknesi ise düzeltilmiş zamanda önüne geçerek yarışı 5. bitiriyor. Constructed Course puanlama sisteminde yarışılan 2. yarışın Scratch Sheet’ini açtığımda ise X-35 teknesinden 20 knot havaya kadar her hava şartında süre aldığını görüyorum. Ancak fiziki olarak 3 dakika önünde bitirdiği halde ve rüzgarda 20 knot esmediğine göre bu yarışta bu sonuca nasıl ulaşıldı anlamakta ben güçlük çekiyorum. Bunun yanı sıra İmx 40 ve First 40.7 tekneleri j-105’ten haliyle çok daha hızlı tekneler ve sürelere baktığımda mil başına bu tekneye verdikleri sürelere oldukça fazla. Ancak yarış sonuçlarında aralarındaki farklar oldukça minör. Bir başka detay ise kendi grubunda bulunan 2 rakibine 16 ve 19 dakika fark atan Jumbo Jet’in ikinci yarıştaki derecesi bana pek mantıklı gelmedi. Ancak sebeplerinin bir bilirkişi tarafından bu ekibe anlatılması gerektiğini düşünüyorum.
Coğrafi yarışlarda ORC sisteminin zorluklarının filoda oldukça tat kaçırdığı aşikar ancak o ya da bu şekilde bir trofe geride kalıyor. Gözümüz şimdi ORC sisteminde yeni yarışmaya başlayacak olan İstanbul filosunda, tüm denemeler ve hataların yapıldığı Ege filosu ise bedavaya iyi bir deneme tahtası oldu diyebilirim. Hatta bedavaya değil, üzerine para vererek pardon. Bir dip not! ORC İnternational sertifikası almanın bedeli yaklaşık 30 bin TL bantlarında tekne başına. Eee hani daha ucuzdu IRC’den? Eski yazılarıma bir göz gezdirin ne demiş Zerdüşt? Daha pahalı olacak, sebepleri de bu demiş mi? Dememiş mi?
Yarış sonuçları haberde olacak, öyle böyle Ege’de trofelerin sonuna yaklaştık. Ancak EAYK, dostluk, kadın yelkencilerin fazla olması, gerginlikten uzak ortamı ve elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan yöneticileri ve hakem heyeti ile Ege’nin harika trofelerinden biri olarak kariyerine devam ediyor. Bir sonraki yarışta ve yazıda buluşmak üzere.
Yüzünüzden yel, teninizden tuz eksik olmasın efenim…