Babasının Kızı Görev Başında
Gino Yachting’in kurucusu, yatçılık sektörünün öncü ismi Gino Pardo’nun ardından dümene geçen Marlyn Pardo, genç yaşına rağmen görevini başarıyla yerine getiriyor ve babasının kızı olduğunu gösteriyor.
Gino Yachting, 1973 yılında Kuşadası’nda, yatçılık sektöründeki potansiyeli fark eden Gino Pardo tarafından kuruldu. Yatçılık sektörünün bugünlere gelmesinde büyük emeği olan duayen isimlerden biri olarak kabul edilen Gino Pardo, 2020 yılında aramızdan ayrıldığında geride 50 yılı aşan sağlam bir şirket ve iyi bir yönetici bıraktı. Gino Yachting Yönetim Kurulu Başkanı Marlyn Pardo, babasından teslim aldığı bayrağı daha yukarılara taşımak için yoluna emin adımlarla devam ediyor. Henüz 30 yaşında genç bir yönetici olan Marlyn Pardo ile geçmişi, bugünü ve geleceği konuştuk….
Gino Pardo’nun Sektördeki Önemi
Marlyn Pardo, babası Gino Pardo’nun sektör için önemini anlatarak başlıyor söze; “Kurucumuz Gino Pardo, yatçılık sektörüne büyük katkılar sağlamış ve sektöre yön vermiş bir liderdir. Özellikle, Türkiye’de yatçılık sektörünün henüz gelişmediği 1973 yılında Gino Yachting’i kurup mavi yolculuk konseptine yat servisini de ekleyerek sektöre öncülük etmiştir. Türkiye için yatçılık sektörünün yeri ve önemi bugün çok net; ancak o yıllarda bu alanda yatırım yapmak ve sektör yaratmak büyük bir vizyon gerektiriyordu. Gino Pardo, Azimut ve Benetti gibi prestijli uluslararası markaların Türkiye temsilciliğini üstlenerek bu markaları Türk pazarına tanıttı. Ayrıca, birçok önemli mega yatın ve yabancı yelken filolarının acenteliğini üstlenip ülkemize gelmelerini sağlayarak Türkiye’nin tanıtımına katkıda bulundu. Babamın sektöre olan katkısı sadece markalar ve teknelerle sınırlı kalmadı; aynı zamanda sektördeki profesyonellerin yetişmesinde de büyük bir rol oynadı. Bir öğretmen gibi davrandığı çalışanlarından birçok profesyonel yetişti ve bugün sektörün önemli noktalarında yer alıyorlar. Yetiştirdiği insanların başarılarını görmekten kendisi de mutlu olurdu.”
Başarının Temel Sebepleri
Türkiye olarak sürdürülebilir başarı konusunda maalesef çok iyi değiliz. Bu konudaki iyi örneklerden biri de hiç şüphesiz Gino Yachting. Marlyn Pardo, 51 yıldır ayakta olan şirketin bu başarısının altındaki temel sebepleri ise şöyle açıklıyor; “Gino Yachting’in 50 yılı aşan başarısının temelinde güçlü bir disiplin kültürü yatıyor. Kuruluşumuzdan bu yana, yazılı olmayan ama herkesin içselleştirdiği belirli kurallarımız var. Bu kurallar, şirketimizde köklü bir gelenek ve güçlü bir kültür oluşturdu. Ayrıca, Gino Pardo’nun liderliği ve ileri görüşlülüğü de başarımızın en önemli yapı taşlarından biri. Onun sektöre olan bağlılığı ve geleceği düşünerek attığı adımlar sayesinde Gino Yachting, sadece bugünü değil, yarını da düşünen bir şirket olarak büyüdü ve sağlam bir yer edindi. Ekibimizin profesyonelliği, kapsamlı dil desteği ve tecrübesi de bu başarıda büyük bir rol oynuyor. Otuz yıldır bizimle olan çalışma arkadaşlarımız var ve bu uzun soluklu bağlılık, müşterilerimize en iyi hizmeti sunmamızda önemli bir etken. Tüm ekibimiz, Gino Yachting’in değerlerine sıkı sıkıya bağlı kalarak, sektördeki deneyim ve bilgisiyle fark yaratıyor. Biz, kendimizi bir ekipten öte, bir aile gibi görüyoruz. Bu birlik ruhu, hep yan yana durmamızı sağladı. Misafirperverlik anlayışımız da başarımızın ayrılmaz bir parçası. Müşterilerimizi yalnızca müşteri olarak değil, Gino Yachting ailesinin bir parçası olarak görüyoruz. İhtiyaçlarını dikkatle dinleyip beklentilerini anlamaya çalışıyoruz. Bu sayede onlara sadece yatçılık hizmetleri sunmuyor; aynı zamanda unutulmaz bir deneyim yaşatıyoruz. Son olarak, dürüstlük ve güvene dayalı iş ilişkilerimiz, uzun yıllara dayanan sadakati ve bağlılığı beraberinde getiriyor. Müşterilerimize verdiğimiz sözleri her zaman tutmak ve şeffaf bir iletişim kurmak, sektörde sürdürülebilir başarıya ulaşmamızda kritik bir rol oynuyor. Bu güven ilişkisi, müşterilerimizin bağlılığını ve uzun soluklu başarıyı destekliyor.”
Hangi Hizmetleri Veriyorlar
“Gino Yachting olarak hangi hizmetleri veriyorsunuz” sorusunu, “Teknelerle ilgili her şeyi yapıyoruz” diye yanıtlayan Pardo, verdikleri hizmetleri şöyle özetliyor;
“Yat Acenteliği: Her boyutta yat için kapsamlı acentelik hizmetleri sunmaktayız. Mega yat acenteliği konusunda sektörün öncülerinden biri olarak, yatların Türkiye’ye girişinden çıkışına kadar tüm süreci titizlikle yönetiyoruz.
Tekne Alım Satım Alanında Aracılık Hizmeti: Alıcıların hayalindeki tekneyi bulmalarına ve sorunsuz bir şekilde sahip olmalarına, satıcıların ise teknelerini güvenle satmalarına yardımcı oluyoruz. Tüm satış sürecini baştan sona organize ediyor ve titizlikle takip ediyoruz.
Teknik Servis: Her boyuttaki yat için bakım, onarım ve refit hizmetleri sunmaktayız. Uzun yıllardır, İtalya’nın önde gelen tekne markalarından Benetti Yatlarının Türkiye’deki satış sonrası tek yetkili teknik servisi olarak hizmet vermekteyiz. Ayrıca ülkemize gelen ve acentelik hizmeti sağladığımız mega yatlara da teknik servis desteği sunmaktayız.
Tekne Kiralama: Müşterilerimize istedikleri özelliklerde yat kiralama hizmeti sunuyor, hayallerindeki tatili gerçeğe dönüştürmeleri için her adımda yanlarında oluyoruz.”
Müşteri Değil Ailenin Bir Parçası
Gino Yachting’in hizmet felsefesinin merkezinde her zaman müşteri memnuniyeti yer alıyor. “Bizim için müşterilerimiz sadece müşteri değil” diyen Marlyn Pardo, bu konudaki düşüncelerini şöyle anlatıyor; “Gino Yachting olarak hizmet felsefemiz, müşterilerimizle dürüst ve şeffaf iletişim kurmaya dayanıyor. Bu şekilde güvene dayalı ilişkimiz zamanla dostluğa dönüşüyor. Misafirlerimizi uğurlarken, ülkelerine döndükleri için üzüldüğümüzü bile fark ediyoruz. İşimiz sayesinde çok güzel insanlar tanıyor ve uzun yıllar sürecek dostluklar kuruyoruz. Bu işimizi daha da özel kılıyor. Her zaman misafirlerimize içten ve samimi bir ortam sunuyoruz. İhtiyaçlarını dikkatle dinliyor, beklentilerini anlamaya çalışıyoruz. Onlara ülkemizin otantik güzelliklerini ve sıcak misafirperverliğini sunarken, aynı zamanda kendi ülkelerindeki ve evlerindeki konforu sağlamak için özen gösteriyoruz. Böylece, burada geçirdikleri her anı hem benzersiz bir tecrübe hem de ev rahatlığında bir deneyim olarak yaşamalarını amaçlıyoruz. Bu sayede, yalnızca yatçılık hizmetleri sunmuyor; aynı zamanda onlara ülkemizde unutamayacakları bir deneyim yaşatıyoruz.”
Hem Okudu Hem Çalıştı
Gino Pardo ve Gino Yachting ile ilgili bilgi sahibi olduktan sonra biraz da genç yaşında önemli bir yükün altına giren Marlyn Pardo’yu tanıyalım. 1994 yılında Marmaris’te doğan ve çocukluğunun ilk yıllarını Marmaris’in en güzel köşelerinden Çamlı’da, doğayla iç içe bir köy ortamında geçiren Pardo, ondan sonraki süreci şöyle ifade etti; “Üniversiteye kadar olan eğitimimi Marmaris’te tamamladıktan sonra İngiltere’de Southampton Üniversitesi’nde hukuk eğitimi aldım. Burada deniz hukuku üzerine uzmanlaştım ve bitirme tezimde yat satış sözleşmeleri üzerine çalıştım. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde diploma denkliğimi tamamlama sürecindeyim. Ayrıca, yeminli tercüman olarak çeviriler yapıyorum. Şirketimizin yapısını ve her birimindeki işleyişi yakından öğrenmek adına her departmanda görev aldım. Lise yıllarımdan başlayarak tüm tatillerimi şirkette çalışarak geçirdim. Kazandığım deneyimle, lisans eğitimimi tamamlarken, uzaktan şirket için çalışmaya devam ettim. Bu tecrübenin üniversite eğitimimde ve bitirme tezimde bana büyük katkısı oldu. Babamın, ‘Üniversiteye gitme, burası da bir üniversite; ben seni eğitirim’ dediğini çok net hatırlıyorum. Ancak benim için üniversiteye gitmek ve bu bölümü okumak vazgeçemeyeceğim bir hedefti. Üniversite sürecim boyunca da şirkette çalışmayı sürdürdüm ve 2017 yılında Türkiye’ye döndüm. Gino okulunda eğitim alma fırsatını yakaladığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Onun vizyonu ve bilgeliği, iş hayatımda bana rehber oldu. Babamın öğrencisi olan, bugün sektörde öncü kabul edilen ekip arkadaşlarımızdan da çok şey öğreniyorum. Bu konuda gerçekten çok şanslıyım.”
Endişeleri Kararlılığıyla Yendi
Böyle önemli bir görevi temsil etmek, gayet normal olarak en başta biraz endişelendirmiş Marlyn Pardo’yu. Ama sonra babasından aldığı genler devreye girmiş ve endişeler yerini kararlılığa bırakmış. Babasının çok güçlü ve başarılı bir lider olduğunu hatırlatan Pardo, “Böyle bir figürün yerine genç yaşta bir kadının geçmesi galiba ülkemiz şartlarında alışılmadık bir durum olarak görüldü. Yaşımın genç olmasından dolayı insanların önyargılarını aşmam da gerekti. Bu süreci iyi yönettiğimi düşünüyorum. Zaman zaman zorlandığımı hissettiğim anlar da oldu. Bu noktalarda ve bu süreç içerisinde genel olarak kendimi geliştirmeye odaklandım. Karar alınması gereken hususlarda ‘Babam olsaydı ne yapardı” sorusunu rehber aldım. Bu yaklaşım, doğru adımlar atmamda bana yol gösterdi. Bugün yönetici ekip olarak zor bir durumla karşılaştığımızda sıklıkla ‘Gino Pardo burada olsa nasıl bir çözüm bulurdu’ diye düşünerek hareket ediyoruz. Onun bu kadar derin izler bırakmış olması gerçekten çok değerli bir şey” diye konuştu.
En Büyük Motivasyon Kaynağı
Babasıyla çalışmanın, tarzını gözlemlemenin ve şirkette daha önce deneyim kazanmanın kendisini bu göreve hazırladığını vurgulayan Pardo, “Babam hayattayken beni her zaman bu role hazırlamaya ve yetiştirmeye çalışırdı. Bu işte devam etmemi istediğini ve bunu başarabileceğime inandığını söylerdi. Bu da en büyük motivasyonlarımdan biri oldu. Aldığım eğitimin de bu sürece çok katkısı oldu. Bu sürecin en büyük şanslarından biri de ekibimizin bir aile gibi olmasıydı. Bu konu üzerinde durmamın sebebi ise iş dünyasında çoğu zaman insanların birbirlerinin eksik yönlerini öne çıkarmaya çalışırken, bizim ekibimizin birbirini tamamlamaya odaklanan bir yapıya sahip olması. Hepimiz, bireysel olarak değil, ortak hedeflerimize odaklanarak hareket ediyoruz. Böyle bir ortamda çalışmak, güçlü bir ekip ruhuna sahip olmak ve birbirimize destek vermek, bu süreçte en büyük destek kaynaklarımdan biri oldu. Yani bu süreçte yalnız değildim, bu süreçten ekip olarak başarıyla geçtik. Böyle insanlarla çalışmak gerçekten çok değerli” açıklamasını yaptı.
Gino Yachting Ruhu Korunacak
Marlyn Pardo, Gino Yachting’in geleceği ile ilgili olarak ise şunları söyledi; “Hedefimiz, her şeyden önce Gino Yachting’in değerlerini, tarihini, ruhunu ve ekip ruhunu koruyarak ilerlemek. Müşteri memnuniyetini en yüksek standartlarda tutmak ve adımızın uluslararası alanda saygıyla anılmasının devam etmesini istiyoruz. Mükemmeli ve kusursuzluğu hedefleyerek, hem müşterilerimizle hem de ekibimizle uzun vadeli bir güven ilişkisi kurmayı amaçlıyoruz. Sektörde öncülüğü sürdürebilmek için yeniliklere açık olmak gerekiyor. Bizim de gelecek planımız her zaman yeniliklere açık bir yaklaşım benimsemek. Değişimleri takip ederek kendimizi güncel tutmaya çalışıyoruz. Şirketimizin öz değerini ve müşterilerimizle kurduğumuz bağları korumak ise önceliğimiz.”
Babası, Hayatına Yön Veriyor
Babasıyla yaptığın sohbetlerin ve birlikte çalışmanın bugün bile yolunu aydınlattığına dikkat çeken Pardo, O’nun hayatına nasıl yön verdiği konusunda şunları söyledi; “Babamla çok konuşurduk ve ondan çok şey öğrendim. İlk aklıma gelen söz ise ‘Sana yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapma’ oldu. Bu söz, onun inanç dünyasının temelini oluşturuyordu ve çocukluğumdan beri hep bunu söylerdi. Aslında çoğu dinde ve inanç dünyasında geçen bir söz. Hırslı bir insan olmasına rağmen ‘Kimsenin ekmeğiyle oynama’ derdi. Pek çok teklifi, başkasının işi olduğu için reddettiğine bizzat şahit oldum. Bu yaklaşımı, her şeyin iş ve maddiyattan ibaret olmadığını; insanlara saygılı olmak ve kendi sınırlarını çizmenin ne kadar önemli olduğunu bana öğretti. Hırslarımızın da bir sınırı olması gerektiğini ondan öğrendim. Ayrıca, günümüzde artık insani ilişkilerde temkinli olmam gerektiğini sürekli vurgulardı. Babamın bana miras bıraktığı çok fazla sözü, öğüdü, anısı ve düşünce biçimi var. Bir insanın değerlerini oluşturan en önemli iki figürün anne ve babası olduğuna inanıyorum; ardından ise yakın aile ve yakın arkadaşlar geliyor. Zorluklarla karşılaştığımda, babamın prensiplerini referans alarak kararlarımı bu bakış açısıyla değerlendirmek, hayatıma en çok yön veren şeylerden biri.”
Yaşamının Her Alanında Deniz Var
Marmaris’te doğduğu ve işinin merkezinde olduğu için tam bir deniz tutkunu Marlyn Pardo. Denizin kendisine hem huzur verdiğini hem de özgürlüğü çağrıştırdiğini belirten Pardo, “Hayatımızın her alanında, tam anlamıyla işimizin merkezinde yer alıyor. Herhangi bir işi iyi yapabilmek, o işi sevmenin yanında işin içinde var olduğu ortamı ve o ortamın insanlarını sevmekten geçiyor. Bu nedenle denizi ve insanlarını sevmeyen bir insanın denizle ilgili bir işte başarılı olabileceğini düşünmüyorum. Denizle çalışmak demek, onun derinliğini, güzelliklerini ve zorluklarını anlamak demek. Deniz yalnızca işimizin değil, aynı zamanda hayatımızın da vazgeçilmezi. İşten arta kalan zamanlarda bile onunla iç içeyiz. Ancak, deniz yalnızca keyif veren bir alan değil; aynı zamanda hafife alındığında tehlikeli yüzünü gösterebilen, gücüne saygı duyulması gereken bir doğaya sahip. Bu yüzden, denizle iç içe yaşayan bizler için onu ciddiye almak, kurallarına ve doğasına uygun hareket etmek vazgeçilmez” uyarısında bulundu.
Yelken Camiasına Katkı
İşinden ve hayatın yoğunluğundan fırsat buldukça yelken yarışlarına da katılıyormuş Marlyn Pardo. Kendisi katılamasa da deniz sevdalılarına sponsor olmayı da ihmal etmiyorlar şirket olarak. Bir seneyi aşkın süredir Runner isimli yarış teknesinin sponsor olduklarını belirten Pardo, “Bu bizim için çok değerli bir deneyim; ismimizin denizlerin üzerinde yer alması bize büyük bir gurur veriyor. Ayrıca yelken sporuna, bu sporun bilinirliğine ve eğitime katkı sağlamak da bizim için önemli bir motivasyon. Sponsorluk, markamızın bilinirliğini artırarak, Gino Yachting adını yelken camiasında daha görünür kılıyor. Şirketimizdeki ekibimiz de sezonun yoğun olmadığı dönemlerde yarışlara katılarak bu atmosferi deneyimliyor. Bu yarışlar, ekip çalışmasını güçlendirmek açısından oldukça faydalı oluyor; iş arkadaşlarımız arasında güçlü bir bağ oluşturuyor ve yelken sporundaki, tekne üzerine olan bilgi ve tecrübelerini artırıyor. Başarıyla yarışmaya devam etmeyi ve yelken camiasına katkı sunmayı umuyoruz” dedi.
Dikkat! Denizler Giderek Kirleniyor
Marlyn Pardo, bir deniz insanı olarak son zamanlar yaşanan çevre kirliliğine dikkat çekmeden edemiyor. Deniz kirliliğinin, özellikle plastik atıklar nedeniyle hem dünya genelinde hem de Türkiye’de giderek büyüyen bir çevre sorunu haline geldiğini kaydeden Pardo, sözlerini şöyle tamamlıyor; “Her yıl milyonlarca ton plastik atık denizlere karışıyor ve bu miktarın 2050 yılına kadar dört katına çıkabileceği tahmin ediliyor. Türkiye’de ve özellikle Akdeniz’deki plastik kirliliği alarm verici boyutlara ulaşmış durumda. Bu ciddi sorun karşısında aslında hepimizin yapabileceği küçük ama etkili adımlar mevcut. Koylara gittiğimizde karşılaştığımız plastik ve diğer atıklar, hepimize denizlerin korunması için bireysel önlemler almanın önemini hatırlatıyor. Herkes denizleri kirletmemek adına gerekli özeni gösterdiğinde, içinde yaşayan canlılara ve ekosisteme verilen zarar azalacaktır. Türkiye, üç tarafı denizlerle çevrili ve deniz turizmi açısından zengin bir ülke olarak denizlerini korumak zorunda. Denizlerimizdeki kirlilik yalnızca turizme zarar vermekle kalmıyor, aynı zamanda bu denizlerden elde edilen ürünler aracılığıyla sağlığımızı da etkiliyor. Kendi yaşam kalitemizi korumak ve gelecek nesillere daha temiz denizler bırakmak için denizlerimizi temiz tutma sorumluluğunu hep birlikte üstlenmeliyiz.”