Tekne alım-satım sezonunun yaklaştığı şu günlerde, bu süreçle ilgili temel bilgileri paylaşmanın faydalı olacağını düşünüyorum. Her ne kadar bu yazıyı okuyacak kişilerin birçoğunun konuya hâkim olduğunu varsaysak da yazının her kesime hitap etmesini ve herkes tarafından kolayca anlaşılabilir olmasını amaçladım.
Son yıllarda, tekne sahibi olmak giderek artan bir ilgi görmüş ve bu eğilim, sektörün büyümesi ve gelişmesine önemli bir ivme kazandırmıştır. Özellikle Covid-19 sonrası dönemde, insanlarındaha özel alanlarda vakit geçirme tercihi öne çıkmıştır. Bu tercih, teknelerin yalnızca bir ulaşım veya eğlence aracı olmaktan öte, özgürlük ve konforu bir araya getiren bir yaşam alanı olarak konumlanmasını sağlamıştır.
Tekne sahibi olmanın giderek yaygınlaşması, bu süreçteki ilk adım olan alım-satım işlemlerinin önemini de beraberinde getirmiştir. Tekne alım-satımı sırasında dikkat edilmesi gereken çeşitli yasal gereklilikler ve prosedürler bulunur. Bu noktada, satıcı, alıcı ve varsa aracı arasında sağlanacak profesyonel iş birliği sürecin sağlıklı şekilde ilerlemesi için kritik bir rol oynar.
Bu yazıda, tekne alım-satım sürecini özetlemeye çalışarak, dört temel aşamada ele alacak ve her adımda dikkat edilmesi gereken önemli noktaları sizlerle paylaşacağım. Ancak, bu yazı daha çok ikinci el tekne satışı üzerine odaklanmıştır. Sıfır teknelerin alım-satım süreçleri, üretici ve distribütörlerle yapılan işlemler nedeniyle çoğunlukla farklılık göstermektedir.
1. Adım: Uygun Teknenin Seçilmesi
Tekne alım-satım sürecinin belki de en önemli aşaması, ihtiyaçlarınıza ve beklentilerinize uygun teknenin belirlenmesidir. Doğru bir seçim yapabilmek için kendinize şu temel soruları sormanızönemlidir:
Günümüzde teknolojinin sunduğu imkanlar ve geniş erişim olanakları sayesinde, ihtiyaçlarınıza uygun bir tekneyi bulmak her zamankinden daha kolay hale geldi. Tıpkı emlak sektöründe olduğu gibi, tekne arama ve satışı için de özel platformlar ve araçlar bulunmaktadır. Tekne sahipleri, kurumsal yat satış firmaları ya da bağımsız yat satış aracıları, satılık teknelerini dijital ortamlarda veya uluslararası tekne satış sitelerinde yayınlayarak alıcılarla ulaştırmaktadırlar. Ancak bazı durumlarda, tekne sahipleri çeşitli nedenlerle teknelerinin satış ilanlarını açık platformlarda paylaşmak istemeyebiliyorlar. Bu nedenle, sektörde deneyimli profesyonellerle iletişimde olmak araştırma sürecinde büyük avantaj sağlayabilir.
Ayrıca, tekne fuarları da farklı marka ve modelleri yakından inceleme fırsatı bulacağınızdan dolayı, vereceğiniz karara katkı sağlayarak, karar sürecinizi destekleyebilecek iyi alternatiflerdir. Özellikle yelkenli teknelerde, satın almayı planladığınız tekneye benzer bir modeli kiralamak, ihtiyaçlarınıza ne kadar uygun olduğunu test etmeniz açısından faydalı olacaktır. Bu deneyim dedaha bilinçli bir tercih yapmanıza yardımcı olabilir.
Doğru bir tekne seçimi yalnızca ihtiyaçlarınıza değil, aynı zamanda bütçenize, yaşam tarzınıza ve uzun vadeli hedeflerinize de uygun olmalıdır.
2. Adım: Satış Sözleşmesi
Size uygun olan tekneyi bulduktan sonra bir sonraki aşama satış işlemlerinin başlaması olacaktır. Özellikle birbirini tanıyan kişilerin yaptığı alım-satımlarda, sözleşme hazırlamak hala gereksiz görülse de ve satışlar hukuki açıdan çok sağlam zemine oturtulmadan yapılsa da yazılı bir sözleşme hem alıcıyı hem de satıcıyı koruyan önemli bir adımdır. Anlaşmazlıkların, maalesef çoğu zaman aralarında güven ilişkisi bulunan taraflar arasında ortaya çıktığı göz önüne alındığında, bir satış sözleşmesi, tarafların haklarını güvence altına almak ve süreç boyunca ortaya çıkabilecek olası sorunların önüne geçmek için hayati bir rol oynar. Unutulmamalıdır ki, yazılı bir sözleşme hazırlamak, güven eksikliği değil, aksine güvenin korunması için yapılan bir yatırımdır.
Tekne alım satım süreçlerinde bütün tarafların haklarını eşit seviyede koruyan ve tarafların birbirlerine karşı olan yükümlülüklerinin ve satış şartlarının yer aldığı, ulusal normlara uygun, değişmez hüküm ve maddeleri içinde bulunduran, kapsamlı yazılı sözleşmelerin oluşturulması çok önemlidir.
Her tekne satışı, kendine özgü durumlar barındırabilir. Bu sebeple, her alım-satım sözleşmesi bu süreçte karşılaşılabilecek olası durumlara uygun maddeler içermelidir. Örneğin, teslimat sırasında yaşanabilecek gecikmeler, deniz denemesi ve kara incelemesi ile ilgili detaylar, teknik arızalar veya vergisel yükümlülükler gibi detaylar, sözleşmede açıkça belirtilmesi gerekenlerin yalnızca bir kısmıdır.
Satış aşamasında herhangi bir aracı ile çalışmadan da sözleşme düzenlenebilir. Fakat unutulmamalıdır ki, profesyonellerin ve aracı kurumların geçmiş satışlardan edindikleri tecrübeler, sözleşmelerin sürekli güncellenmesini ve muhtemel sorunların önceden öngörülerek önlenmesini sağlar. Ayrıca, ortaya çıkabilecek sorunların hızlı bir şekilde çözülmesiyle hem zaman hem de maliyet açısından tasarruf edilir.
3. Adım: Deniz Denemesi ve Kara İncelemesi
Tekne alım-satım sürecinde, satışın deniz denemesi ve kara incelemesi şartlarına tabi tutulması oldukça önemli bir adımdır. Bu şartlar, alıcı için hem teknenin durumunu değerlendirme hem de daha bilinçli bir karar alma fırsatı sunar.
Deniz denemesi, teknenin hareket kabiliyetini sağlayan, donanım, seyir elektronikleri vb. ekipmanlarının, durum, işlevsellik ve stabilizasyonun, tekne seyir halindeyken değerlendirilmesi işlemidir. Kısaca teknenin su üzerinde motorlarının ve genel kondisyonunun değerlendirilmesi prosedürüdür.
Kara incelemesi ise tekne gövdesinin ve özellikle teknenin alt kısımlarının, karada ve alanında uzman, yetkilendirilmiş bir ‘’deniz aracı eksperi’’ tarafından veya alıcının güvendiği bir profesyonel tarafından incelenmesidir. Bu aşamalarda, alıcı ve varsa aracı kurumun koordinasyonu, inceleme sırasında elde edilen bulguların değerlendirilmesi ve sonrasında izlenecek süreç büyük bir deneyim ve dikkat gerektirir.
Teknenin alıcısı, tecrübe, gözlem ve becerisine dayanarak, kendi isteği ile, herhangi bir deniz denemesi ve kara incelemesi yapılmadan, teknenin ‘’olduğu yerde, olduğu gibi (as is, where is)’’ de teslim edilmesini talep edebilir. Bir başka deyişle alıcı tekneyi deniz denemesi ve kara incelemesi olmaksızın ve bütün riskleri üstlenerek tekneyi satın almayı kabul eder. Fakat, teknenin deniz denemesi ve kara incelemesine tabi tutulması her zaman tavsiye edilir. Satış tamamlandıktan sonra, ortaya çıkan ve deniz denemesi ve kara incelemesi ile saptanabilecek sorunlardan satıcının sorumlu tutulamayacağı unutulmamalıdır. Alıcı tarafın, satışa devam etmeden önce tekneyle ilgili tüm soru işaretlerini ortadan kaldırması için, deniz denemesi ve kara incelemesi yapılması önerilir. Fakat alıcının bu kararı verirken tecrübesi, bilgisi ve satıcıyla sağlanan anlaşma koşulları göz önünde bulundurulmalıdır.
Deniz denemesi ve kara incelemesinin ardından, alıcı sürece devam edip etmeyeceğine karar verir. Alıcının olumlu bir karar vermesi durumunda satış işlemleri devam eder; aksi halde, gerekli ek protokoller hazırlanarak süreç yeniden şekillendirilir.
4. Adım: Devir Teslim Süreci
Deniz denemesi ve kara incelemesinin alıcı için olumlu sonuçlanmasının ardından, teknenin alıcıya teslim edilmesi sürecine geçilir. Bu aşamada, teknenin satış senedinin ilgili kurumlar nezdinde imzalanması, bayrak kayıt düşümü (terkin belgesi) işleminin tamamlanması, satışın yasal olarak sonuçlandırılması ve gerekli yeni sigorta poliçelerinin düzenlenmesi gibi, satışın kapsamına göre birçok farklı belge gerekmekte ve çeşitli süreçler yaşanmaktadır.
Bu süreçte her zaman olmasa da bazı çözülmesi gereken detaylarla karşılaşılabilir. Özellikle belge temini ve yasal prosedürlerde yapılan eksiklikler ya da hatalar, işlemin uzamasına ve ek maliyetlere neden olabilir. Bu nedenle, devir teslim sürecinin dikkatli bir şekilde planlanması, yönetilmesi, olası problemleri önceden öngörmek ve gerekli önlemleri almak büyük önem taşır. Böylece süreç hem daha hızlı hem de sorunsuz bir şekilde tamamlanabilir.
Satış süreci bu şekilde özetlenebilir. Ancak unutulmamalıdır ki, her satış işlemi kendine özgü dinamiklere sahiptir ve bu nedenle her satışın süreci farklı ilerler. Burada genel hatlarıyla özetlediğimiz adımlar, satış sürecindeki ana unsurları kapsamakla birlikte, her bir belge ve işlem için ayrı prosedürler ve detaylı süreçler gerekmektedir.
Örneğin, kara incelemesi ve deniz denemesi sonrası alıcı, satış işlemine devam etmek istemezse, farklı bir yol izlenmesi gerekir. Bu durumda, ek protokollerin hazırlanması ya da sözleşmede değişiklik yapılması gibi işlemler devreye girer. Bununla birlikte, tam aksine, tekne sahibi ile alıcı, bu süreçlere girmeksizin kısa bir sürede satışı tamamlamak üzere anlaşabilir ve doğrudan devir teslim sürecine geçebilir. Unutulmamalıdır ki, bu süreçlerin özenle yönetilmesi, satış sürecini hem daha kolay hem de keyifli hale getirebilir.
Umarım, bu yazı tekne alım-satım süreci için sizlere kısa bir rehber olmuştur. Keyifli ve sorunsuz bir süreç geçirmenizi dilerim!