“Aşşa Yarışı” yani Deniz Kuvvetleri Kupası’nda bu yıl bir ilk yaşanacak ve yazarımız Atilla Gökova, yarışın resmi sunucusu olacak…
Denizcilik dünyasında hem yarışçı hem de eğitmen kimliğiyle tanınan Atilla Gökova, bu yıl Türkiye’nin en prestijli açık deniz yelken organizasyonlarından biri olan Deniz Kuvvetleri Kupası’nı sunmaya hazırlanıyor. Gökova, yarışla ilgili hazırlıkları ve sürece nasıl dahil olduğunu anlattı.
“Geçen yıl canlı yayınlarla kendimi yarışa bağladım”
Atilla Gökova’nın Deniz Kuvvetleri Kupası serüveni aslında geçen yıl başladı. Ancak yarışa katılamamanın burukluğu, onu farklı bir şekilde bu sürecin içine çekmiş: “Geçen yıl ticari programım nedeniyle yarışa gidememiştim. Çok istemiştim ama olmadı. O kadar içimde kalmıştı ki, oturdum canlı yayınlar açıp kendi kendime ‘Bu tekne atak yaptı’, ‘Şu tekne gümbür gümbür geliyor’ diye anlatmaya başladım. Farkında olmadan yarışın gayri resmi sunucusu oldum.”
Bu doğaçlama yayınların ciddi bir izlenme oranına ulaştığını ifade eden Gökova, yarış sonrası yaşadığı sürprizi şöyle anlatıyor: “Yarış biter bitmez üstadım Can Giray aradı. ‘Göceğe gel, iki kupa ver biraz da sunuculuk yap’ dedi. Çok istedim ama o sırada teknede kursiyerlerle eğitimdeydim, gidemedim. Mahcup da oldum açıkçası.”
“Bu görevi gururla kabul ettim”
Can Giray’ın bu yılki organizasyonda resmi sunuculuk teklifini götürmesiyle Gökova, duygularını gizleyememiş: “Can abi, ‘Seneye sen sunuyorsun’ dediğinde içimde büyük bir mutluluk patlaması yaşadım. Çünkü iki sebepten ötürü bu benim için çok kıymetliydi: Birincisi, Can abinin beni beğenmiş olması. İkincisi ise bu yarış benim için Fastnet, Sydney Hobart ya da Middle Sea Race kadar önemli. Türkiye’nin en köklü ve en büyük yarışlarından biri.”
“Yarışın yayın konsepti bir ilk olacak”
Atilla Gökova, bu yılki yayın konseptinin bir ilki temsil edeceğini ve izleyicilere sürprizler sunacağını belirtiyor: “Henüz tüm detayları paylaşamam ama yarışın sunumu konusunda bazı sürprizlerimiz olacak. Teknik bilgi, donanım ve içerik anlamında dünyadaki örneklerle yarışabilecek bir yayın hazırlıyoruz. Şimdiden iki dilde tanıtım videoları hazırlıyoruz. Arka planda hummalı bir çalışma var.”
“Bu yıl Deniz Kuvvetleri Kupası başka olacak”
Gökova, Türkiye Açıkdeniz Yarış Kulübü (TAYK) ekibinin özverisine de dikkat çekiyor: “TAYK’ta görev alan herkes kendi işlerinde çok meşgul ama bu yarış için sanki başka işleri yokmuş gibi konsantre çalışıyorlar. Geçen gün sabah 04.00’te İngilizce bir seslendirme yaptım, 06.30’da yanıt geldi. Hemen üzerine çalışmaya başladılar. Bu yıl Deniz Kuvvetleri Kupası dışarıdan göründüğünden çok daha farklı olacak. Ve ben küçük bir parçası olmaktan gurur duyuyorum.”
“Ben tekneleri ve yarışçıları tanıyorum, bu avantajı doğru kullanacağım”
Sunuculuğun ötesinde yarışçıları ve tekneleri yakından tanımasının önemli bir avantaj olduğuna inanan Gökova, bu bilgiyi izleyiciye aktarmanın yarışa değer katacağını düşünüyor: “Yarışan herkesi ve tekneleri tanıyorum. Kabiliyetlerini, performanslarını biliyorum. Bu nedenle yarış sırasında tahminlerde bulunmak, izleyicilere içeriden bilgi vermek mümkün olacak. Uluslararası kalitede bir iş çıkarıp hem Deniz Kuvvetleri Kupası’na hem TAYK’a hem de dostlarıma katkı sunmak istiyorum.”
Gökova, sonunda şunu vurguluyor: “TAYK gibi köklü bir kulüp bu işi sadece reklam için yapıyor olsaydı, benden daha bilinen, daha profesyonel bir sunucu getirirdi. Ama Can abinin bana olan inancı, benim bu işi en iyi şekilde yapabileceğime olan güveni, beni motive ediyor. Amacım, onu mahcup etmemek ve herkesi şaşırtmak. Gerçi ikimiz de sonuçta şaşırmayacağız.”