ADVERTISEMENT
SailingTimes
  • Hakkımızda
  • Köşe Yazıları
  • Haberler
  • Ana Sayfa
  • Videolar
  • Dergi
  • İletişim
  • Türkçe
  • English
No Result
View All Result
SailingTimes
No Result
View All Result
Home Köşe Yazıları

Katılım Az Değil, Cesur Yürekler Az…

Atilla Gökova by Atilla Gökova
Temmuz 21, 2025
in Köşe Yazıları, Manşet
0
Katılım Az Değil, Cesur Yürekler Az…
Share on FacebookShare on TwitterWhatsapp

Beklenen gün geldi ve 54. Deniz Kuvvetleri Kupası sona erdi. Ben ilk defa yarışçı olarak değil yarış organizasyonun içinde yarışın resmi sesi olarak elimden geldiğince bir şeyler yapmaya çalıştım. Parkurda bulunan birçok tekne dostlarım, hepsi ile uzun uzun sohbetler kısa kısa röportajlar yaptım. Bu yıl Emirgan’dan start alacak olan Deniz Kuvvetleri Kupası, 555 deniz millik durmaksızın bir parkurda ikinci kez gerçekleşecek ve bu yıl Rhodes Adası’nın kuzey hattı geçişte serbest olacaktı.

Yarışın başında incelediğimiz hava raporları tam tadında yeteri kadar kuvvetli hakim poyrazın filonun hızla ilerlemesine sebep olacağı yönündeydi. Sadece Çanakkale Boğazı girişi ve Rhodes Adası etrafında bir hafif hava dur kalklara, düşen rüzgara sebebiyet verecek gibi duruyordu, nitekim de öyle oldu. Ancak majör derece değişikliğine sebep olmayacak olan bu farklılıklar yarışa oldukça heyecan kattı.

Bu yıl Deniz Kuvvetleri Kupası’nda IRC 0 grubu ve IRC 1 grubunda yakın bant aralıkları ile çok yüksek bir rekabet vardı. Yeni açılan ve maalesef son dakika değişikleri ile 1 tekne ile start alan Maxi sınıfında ise teknesini yeni satın alan Oytun Çalışlar J&V 56 model teknesi ve 1320 Tcc değeri ile yarışıyordu. Eğer kayıt listesinde olan diğer 1300 Tcc değeri olan yatlar da katılsa bu yıl Maxi sınıfı çok heyecan katacaktı ancak Mersin Yelken Akademisi’nin varlığı İRC 0 grubunda yarışan ve yarışı bu grupta kazanan tekne olan Beymetal Team Linea Rossa ekibi ile gövde gövdeye kıyasıya seyirleri bize harika bir seyir zevki yaşattı.

Bu yıl 54.’sü düzenlenen bu tarihsel yarışın son bir kaç yıldır kabuk değiştirdiği, rotasının uzadığı ve arada stoplar yapılarak değil durmaksızın bir yarışa dönüşmesi filoda fikir ayrılıklarına sebep olsa da böylesine zorlu bir parkura katılan 27 tekne arasında Rus ve Hırvat ekipler 11 teknelik bir misafir filo oluşturdular ve bu yıl Deniz Kuvvetleri Kupası overall büyük kupası ilk defa ülke dışına çıktı.

Genel overall birincisi İgor Rytov önderliğindeki Bogatry teknesine gitti. Bu kupayı bir Rus ekibinin kazanması Americas Cup’ın Yeni Avustralyalılar geçmesi edasında hisler yaratsa da bizim de filo olarak tekne seçimlerimize yeni bir bakış açısı kazandırdığı da aşikar. Overall kazanan teknesi bir Jpk 10.80. Teknenin teknik özelliklerine ve duruşuna baktığınızda bir A35’ten ya da bir mat1070’ten daha hızlı ya da agresif durmayan mütevazı bir tekne. Ancak teknenin üzerinde yıllardır birlikte yarışan bir ekip deneyimli olimpik sporcularla donatılınca harika bir iş çıkararak overall liderliğini layığı ile almayı başardılar. Hal böyle olunca birçok insanın bilmediği bir model olan Jpk hemen mercek altına düştü. Ancak maharet teknede değil aslında ekibindeydi.

Yarışa damga vuran isim ise Onur Tok dümenciliğinde bulunan Beymetal teknesi oldu. Starttan çıktıktan sonra ilk saat içinde Marmara Denizi’nde liderliğe oturan Linea Rossa ekibinin performansı ve azmi takdire şayan şekilde ilerledi. Gövde gövdeye Mersin Yelken Akademisi teknesiyle 50 saat boyunca liderliği kimseye bırakmayan Beymetal, Rhodes Adası’na vardıklarında rotaları önce güney tarafına iniyor gibi bir intiba vererek Khalki Adası’na kadar Mersin Yelken Akademisi ile seyrettiler. Tam iki tekne de güneyi tercih edecek derken Khalki Adası’na doğru attıkları kavança ile Beymetal, Rhodes Adası’nın kuzey yakasına karar verdi. Ancak Mersin Yelken Akademisi güneyde kalmayı tercih ederek filonun öncü tekneleri olarak arkadan gelen filoya iki seçeneğin arasında karar kılmak noktasında tam olarak rehber oldular.

Adanın yarısına kadar şartlar eşit gibi duruyordu ancak Lindos Koyu açıklarında Mersin Yelken Akademisi dururken, Mandrıkon koylarına yapışan Beymetal hiç durmadan Mandrake Limanı’na doğru rota tuttu. Hafif ama stabil bir rüzgarı çok iyi değerlendirerek Rhodes Adası’nı dümen sularında bıraktıklarında bir rekorun geleceğini anlamıştım. Eğer finiş hattının önlerinde kalan hava olmasa 60 saatin altında yarışı bitirebileceklerdi ancak dış göbün önlerinde kalmaya başlayan hava bitiriş hattına sadece 8 mil kala bu harika performansı çıkaran Beymetal ekibine zorlu anlar yaşattı. Yine de 61 saat 30 dakika gibi rekor bir sürede 555 millik yarışta finiş vererek, bu 61 saat boyunca ortalama süratlerini 9 knot üzerinde tutmayı başardılar ve IRC 0’da şampiyonluğa sahip oldular.

YARIŞIN ENLERİ

En Hızlı Tekne

Tartışmasız Onur Tok dümenciliğindeki Beymetal‘di. Tahminimce bir kaç yıl bu parkurda bu süre aşılmaz. Stabilite ve hırs öğretisi gibiydiler. Bir mat 11.80 ne kadar gidebiliyor o kadar gidebildi.

En Kurnaz Kaptan

Tüm yarış boyunca sadece doğru yerde olmayı başaran ve IRC’ye ne kadar hakim olduğunu belli eden Andrev Arbuzov’du. Yaşlı kurt hala çok iyi.

En İnatçı Tekne

Tora Kutoğlu çok yetenekli bir genç, bir başka büyücü Targan Hazarhun ise inadıyla meşhur bir savaşçı. 4 balon kaybedip bir deplasman yarış teknesiyle inatla genoa ile bile olsa finiş hattına çok iyi bir sürede gelmeyi başardılar.

En Farklı Strateji

Kesinlikle Wizard… Herkes Anya’ya o Konya’ya ama demek ki doğru bir şeyler yapmışlar ki overallda 3.’lüğe oturmayı başardılar.

En Deli Tekne

Oytun Çalışlar tabi ki! Yeni teknesinden aldığı keyif uzaktan bile belli olan Mersin Yelken Akademisi ülkenin ilk maxi sınıfı teknesi olarak Rhodes’un güney rotasını tercih eden 2 teknenin ilki oldu. Mersin Yelken Akademisi’nin varlığı bence bu kırgın Aşşa Yarışı’nda çok önemliydi.

En Eğlenceli Tekne

Tartışmasız Looping… Tanıtım videolarında bile enerjileri ekranın dışına taşan matrak ekip en küçük teknelerden biri olarak yarışı başarıyla bitirdi.

En Heyecanlı An

Beymetal ve Mersin Yelken Akademisi’nin Rhodes kanalında aniden ayrılması ve adanın iki tarafının da parkurda kullanılması.

En Şanssız Tekne

Dho Arriva bu yıl yarışın ilk 40 saatinde gösterdiği performans ile acaba Deniz Kuvvetleri Kupası, Deniz Harp Okulu’na mı gidiyor dedirtti ve bu heyecanlı anlar İkaria Adası’nın güneyinde durmalarıyla bize korkulu anlar yaşattı. Neyse ki sağlık problemi yoktu ancak ardı ardına kaybettikleri iki balonları ile filo liderlerinden kopmuşlardı. Yine de savaşa devam ederek Frogfoot ( Ker 40 ) Magic Twelfe gibi iddialı Rus teknelerini geride bırakarak IRC 0’da 3. olmayı başardılar.

En Stabil Tekne

Arkas Bluemoon… Filonun tek kadın dümencisinin ellerinde genç bir ekip ile yarışa değer katan Arkas ekibi odaklarını, hızlarını ve konsantrasyonlarını hiç bozmadan hep doğru yerdeydiler. Bir kaç rüzgar oyunu dışında süratlerini hep korumayı başararak IRC 0 grubunu 2. olarak tamamladılar.

En Büyük Atak

IRC 1 grubunda devamlı değişkenlik gösteren podyum tam her şey bitti derken Rhodes Adası’ndan sonra Beymen Club Sailing Team’in Atlas teknesinin yaptığı büyük atak ile onları IRC 1’de podyum kotasına taşımayı başararak 3. kupasını kazanmalarına sebep oldu.

TARİHSEL YARIŞIN SANCILI KABUK DEĞİŞİMİ

Deniz Kuvvetleri Kupası’nın, nam-ı diğer lakabı da Aşşa Yarışı. Bu tanımı hepimiz de çok severiz. 54 yıl önce düzenlenmeye başlandığında aslında İstanbul’da yaşayan seçkin denizcilerin güneye inmek için daha eğlenceli ve güvenli bir yol olan regatta tadında başlıyor. 1971 yılında ise Türkiye Açık Deniz Yelken Kulübü kuruluyor ve İstanbul’da yarışan yatların uzun rota hayalleri ile farklı etaplarda başlayan yarış; Erdek, Çeşme, Kuşadası, Bodrum, derken en sonunda bugün Göcek sularına kadar inen bir Offshore yarışa evriliyor.

90’lar ve 2000’ler ise en şaşalı dönemleri. Neredeyse 100 tekneye yaklaşan yarış filosunda artık eski one tonnerların yerini yavaş yavaş Farr 40’lar, Farr 30’lar, x yachtlar yerini almaya başlıyor ve yarış bir regattadan çok kazanılması önemli bir yarış haline geliyor. Ancak yine  de açık deniz yarışı niteliğini genellikle taşımıyor, boğazdan çıkan yatlar genelde Bozcaada’da ilk finişi alıyor, sonrasında Çeşme’de 2. yarış bitiyor. Bazı yıllar adı Doğu Ege Yelken Haftası’na evriliyor Çeşme ya da bazı Seferihisar Deniz Kuvvetleri Kupası Yarışı’na, devamında Güney Ege’ye iniş ise ayrı bir yarış olarak değerlendiriliyor. Tüm bunlar yarış tekneleri her ne kadar ciddileşse de filo gelişmeye ve hızlanmaya başlasa da aslında bir regatta formatında.

Yıllar geçiyor, yarış defalarca format değiştiriyor. Bu tabii en çok konuşulan konulardan, TAYK köklü bir kulüp, kalabalık ancak bir türlü Deniz Kuvvetleri Kupası sabit bir rotaya oturmuyor. Farklı fikirler vardı ve bu fikirler genellikle…

  • Yarış Bozcaada stop olsun onlar hem sosyalleşsin hem de kurumsalda çalışan ekipler daha fazla iştirak edebilsin, Bodrum’da bitsin.
  • Direk Bodrum’a geçilsin zorlayıcı olsun, uzun olsun

Bu iki alternatif de deneniyor ancak filonun geneli yine mutlu değil ve son 1-2 yılda özellikle orsa da olmalı bu bir açık deniz yarışına dönüşmeli fikri ile geçen yıl ilk defa denenmek üzere yarış Emirgan’dan start alıyor ve Rhodes’un güneyinden geçerek Göcek’te noktalanıyor. Tam 555 deniz mili!

Ancak filo yine mutlu değil, Rhodes’un arkası kalıyor, yüksek ratingli teknelerin kazanma şansı yok deniyor ve 54. yılda Rhodes Adası’nın kuzeyi serbest bırakılıyor ve ne oluyor biliyor musunuz?

Filo yine mutlu değil…

Bu yıl yarışanların geneli her şeyden mutlu ancak her şeyden şikayet eden filonun diğer tekneleri ise yarışta zaten yok!

Neymiş yarışta yeteri kadar orsa yokmuş, neymiş bu da açık deniz yarışı değilmiş. Hayır bu şikayeti yapanlarda bizim zamanımızda şöyleydi, bizim zamanımızda böyleydi derken atı alan Üsküdarı geçiyor ve ülkemizin en tarihsel yarışı Deniz Kuvvetleri Kupası genel overall sonuçları ise:

  1. Bogatry ( Rus )
  2. Coriure de Core ( Rus )
  3. Wizard ( Rus)

Yarışa katılanlar mutlu, eski yarışmayanlar sitemkar ve TAYK filosunda yarışan önemli teknelerimiz bu yarışa iştirak etse overall sonuçlarının değişeceği de aşikar. Bence en can alıcı ve düşündürücü olay ise yarışın ana sponsorunun yarış teknesinin kendi yarışına iştirak etmemesi. Çünkü yarışa katılmayan teknelerin hepsinin mazeretleri farklı ve bazıları anlaşılabilir ancak ana sponsorun yokluğu üzücü.

Farr 40 filosu bu yarışa teknelerinin artık 25 yaş bandına ulaşması ve malzeme tedariğinin artık zorlaşmasından kaynaklı teknelerini inshore yarışlarda kullanmayı tercih ediyor. Bu gayet anlaşılabilir ancak bazı teknelerin yokluğu gözle görülür şekilde hem sonuçlara etki ediyor hem de görsel şölene. IRC Maxi sınıfı bu yıl 4-5 tekne olabilirdi, zaten onu gözeterek tcc değeri 1300 ve üzeri olanlara açıldı bu grup, yoksa herkes biliyor bu teknelerin aslında maxi olmadığını ancak zamanla oturacak her şey diye düşünüyorum. Bizim maxilerimiz IRC 0,IRC 0 grubumuz IRC 1 olacak zamanla düşünün ki Kerr 40 yurt dışı IRC yarışlarında IRC 2’de yarışıyor ancak filo kalabalık ve hızlı tekne sayısı çok fazla. Bu zamanla bizim de başımıza gelecek.

NE DEĞİŞİKLİKLER YAPILABİLİR

Aşşa Yarışı özel bir yarış, yeni misyonunda inat etmeli ve parkurunun dünyadaki önemli yarışlar gibi yıllarca aynı kalacak şekilde kurgulanması gerekiyor. Her sene rota değişikliği, yarışın prestiji ile yıllarca oynadı ancak son 2 yıldır denenen rotada bir kaç minör değişiklik ile sabit tutulması gerekiyor. Çünkü TAYK’ın bu yarışa adadığı emek birazda yakından bakma şansı bulduğumda kesinlikle olağan üstü. Daha kıymetli, daha özel, daha zor olmalı. Yurt dışından bazı tekneler davet edilerek ağırlanabilir bir kaç yıl ve bence finiş hattını biraz daha ülkenin batısına kaydırırsak Rhodes güneyinden geçerek son 100 mili orsa olan bir Aşşa Yarışı TAYK’a ve Türk filosuna daha çok yakışacaktır. Ancak büyük değişiklikler yaparak kendimizi yormamız lazım biraz parkur stabilitesinin önemli olduğu bir değer çünkü Aşşa Yarışı.

Çok kıymetli…

Çok eşsiz…

Bu yarışa değer katan tüm katılımcılara, yerli ve yabancı sporculara sonsuz teşekkürler.

Peki ders çıkarmak konusuna gelecek olursak tarihsel bir hikayeden örnekleme yaparak hikayeyi anlamlaştıralım.

America’s Cup köklü tarihinde ilk kez 1983 yılında el değiştirerek Avustralya takımına devir oluyor. Amerikan takımı için ilk dramatik hüsran olan 1983 yılında teknenin dümeninde efsanevi dümenci Denis Conner vardı. Conner bu mağlubiyetten sonra Americas Cup’ı geri kazandığında duygularını şu şekilde ifade etmişti:

“Elbette 132 yıl sonra America’s Cup’ı kaybetmem, kupanın başına gelen en iyi şeydi — ve Dennis Conner’ın başına gelen en iyi şeydi.”

“Eğer o yenilgiyi yaşamamış olsaydım, kupayı geri almak için o ulusal seferberlik asla olmazdı… ve New York’ta Beşinci Cadde’de yapılan konfetili geçit töreni, Beyaz Saray’da Başkan’la yenilen öğle yemeği de yaşanmazdı…”

Sonra America’s Cup kupası bir kaç ülke daha gezdi ve yıl 2010 yılı olduğunda yuvaya dönmüştü.

Bu demecin ardından America’s Cup kupası yelkenli teknolojisinin gelişmesinde öncü bir yarış haline geldi ve değeri büyüyerek yarış yelkenlerinin tasarımlarının temel taşları olmaya başladı. Kupa Amerika’ya 2010 yılında bir kaç kez el değiştirten sonra geri döndü ve bu efsanevi geri dönüşte Team Oracle’ın dümeninde ise Jimmy Spithill vardı. Zaferin ardından verdiği demeçte:

“En keyifli kısmı bu – takım arkadaşlarımı görmek, onların tepkilerini izlemek. Adamlar gerçekten çok çalıştı. Gerçekten zorlu bir kampanyaydı, bu yüzden geri gelip bunu takımla paylaşmak harika. Bu yarışlar boyunca hiçbir sorun çıkarmayan mühendislerin, tekne üreticilerinin ve tasarımcıların tamamına tam puan. Onlar bunu bizim için kazandı. Bu, küçük bir çocukken hayalini kurduğum bir şeydi. 10 yıl önce başladım – asla gelmeyeceğini düşündüm.”

Nihayetinde ilk yenilgi bu tarihsel yarışın kaderini değiştiren olay olarak anılıyor ve bu yenilgiden sonraki yıllarda gelişen America’s Cup yarışı farklı ülkelerin kazanmasıyla daha heyecanlı bir hale geliyor. Deniz Kuvvetleri Kupası’nın Rus ekiplere tesliminden yeni kurallar, yeni zorlayıcı rotalar, yeni bir revizyon ve Türk ekiplerinde yeni bir inat, hırs çıkmaz mı? Çıkar tabii ki.

Bugün 54. kez düzenlenen Deniz Kuvvetleri Kupası’nın ilk defa yurt dışına çıktığı yıl. Yarışı kazanan Bogatry ekibi Aşşa Yarışı’na yeni bir soluk, yeni bir heyecan getirdi. Bu kupanın yurt dışına ilk seyehati Türk filosunda büyük bir rekabeti ateşlemeli ve bu olay negatif değil aksine pozitif olarak düşünülerek kupayı geri aldığımız günün hayali kurulmaya başlamalı. Yazılan tarihin içinde hikayeleri özel kılan olaylar, zaferler ve mağlubiyetlerin ayrılmaz bütünlüğü ile yoğrulur. Deniz Kuvvetleri Kupası bir mihenk taşı olarak bu yıl harika bir yarışa sahne oldu. Seneye tekrar görüşmek üzere ama parkurda. Çünkü o hayali ben kurmaya başladım bile…

 

Yüzünüzden yel, teninizden tuz eksik olmasın…

Atilla Gökova

Atilla Gökova

Related Posts

Ege‘nin tek eksik parçası ‘’Match Race“ tamamlandı!
Haberler

Ege‘nin tek eksik parçası ‘’Match Race“ tamamlandı!

by Atilla Gökova
Aralık 1, 2025
Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te
Haberler

Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te

by Emre Tazegül
Kasım 27, 2025
Yelkenciler Destek Bekliyor
Haberler

Yat Piyasasında Geriye Dönüş

by Atilla Gökova
Kasım 21, 2025
Next Post
CUMHURBAŞKANLIĞI KUPASI’NA DENİZ HARP OKULU İMZASI

CUMHURBAŞKANLIĞI KUPASI’NA DENİZ HARP OKULU İMZASI

Önerilenler

Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te

Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te

Kasım 27, 2025
Yeni Başlayanlar İçin ORC Rehberi

Yeni Başlayanlar İçin ORC Rehberi

Kasım 10, 2025
Yelkenciler Destek Bekliyor

Yat Piyasasında Geriye Dönüş

Kasım 21, 2025
Yeni Başlayanlar İçin ORC Rehberi

Marmaris‘te Match Race Eğitimi Başlıyor: 26-29 Kasım’da Yoğun Program

Kasım 17, 2025
Ege‘nin tek eksik parçası ‘’Match Race“ tamamlandı!

Ege‘nin tek eksik parçası ‘’Match Race“ tamamlandı!

Aralık 1, 2025
Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te

Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te

Kasım 27, 2025
Yelkenciler Destek Bekliyor

Yat Piyasasında Geriye Dönüş

Kasım 21, 2025
Yeni Başlayanlar İçin ORC Rehberi

Marmaris‘te Match Race Eğitimi Başlıyor: 26-29 Kasım’da Yoğun Program

Kasım 17, 2025
Ege‘nin tek eksik parçası ‘’Match Race“ tamamlandı!

Ege‘nin tek eksik parçası ‘’Match Race“ tamamlandı!

Aralık 1, 2025
Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te

Astor Şarj Ankara Yelken 25. Yıl Kupası: Yurt İçinden ve Yurt Dışından Rekor Katılımlı Büyük Buluşma Marmaris’te

Kasım 27, 2025
Yelkenciler Destek Bekliyor

Yat Piyasasında Geriye Dönüş

Kasım 21, 2025
Yeni Başlayanlar İçin ORC Rehberi

Marmaris‘te Match Race Eğitimi Başlıyor: 26-29 Kasım’da Yoğun Program

Kasım 17, 2025
Yeni Başlayanlar İçin ORC Rehberi

Yeni Başlayanlar İçin ORC Rehberi

Kasım 10, 2025
Marmaris Yarış Haftası Sona Erdi

Marmaris Yarış Haftası Sona Erdi

Kasım 1, 2025

Kategoriler

  • Haberler
  • Köşe Yazıları
  • Manşet

© 2024 Sailing Times. Tüm hakları saklıdır.

No Result
View All Result
  • Hakkımızda
  • Köşe Yazıları
  • Haberler
  • Ana Sayfa
  • Videolar
  • Dergi
  • İletişim
  • Türkçe
  • English

© 2024 Sailing Times. Tüm hakları saklıdır.